Childstories.org Logo
Menü
Childstories.org Logo
  • 1
  • Çocuk
    peri masalı
  • 2
  • Okuma zamanına
    göre sıralandı
  • 3
  • Okumak için
    mükemmel
Üç Yeşil Dal
Grimm Märchen

Üç Yeşil Dal - Masal Grimm Kardeşler

Çocuklar için okuma zamanı: 7 dk

Bir zamanlar bir keşiş vardı, bir dağın yamacındaki ormanda tek başına yaşıyor, gününü hep dua etmekle ya da iyi sözler söylemekle geçiriyordu. Ve her akşam Tanrı rızası için dağa birkaç kova su taşıyordu. Bazı hayvanlar bunu içiyor, bazı bitkiler de canlanıyordu. Çünkü yükseklerde hep sert bir rüzgâr esmekteydi ve toprak da kuruydu, insanlardan ürken yırtıcı kuşlar yükseklerde uçuşuyor, keskin gözleriyle içecek bir damla su arıyorlardı.

Keşiş dinine o kadar bağlıydı ki, Tanrı ona bir melek gönderdi; bu melek onun gözüne gözüküyor, onu adım adım izliyor ve işi bitince yemek getiriyor, tıpkı Tanrı’nın peygamberleri gibi onu da karga etiyle besliyordu.

Böylece keşiş dinine olan bağlılığından ödün vermeksizin uzun yıllar yaşadı.

Derken bir gün uzaktan zavallı bir günahkârın darağacına götürüldüğünü gördü. Kendi kendine „Hak ettiği cezayı çeksin“ diye söylendi. O akşam dağa su götürürken melek gözükmedi, yemek falan da getirmedi.

Keşiş çok ürktü ve „Ne günah işledim ki, Tanrı bana kızdı?“ diye düşündü, ama cevabını bulamadı.

Ondan sonra da ne yedi, ne içti; kendini yere atarak gece gündüz dua etti.

Ve bir gün ormanda acı acı ağlarken bir kuş sesi duydu. Küçük bir kuş öyle güzel ötüyordu ki, daha da üzüldü ve şöyle konuştu: „Ne kadar da güzel ötüyorsun! Tanrı sana kızmaz; acaba Onu neden gücendirdiğimi bana söyleyebilir misin? Bileyim ki, ona göre tövbe edeyim de içim rahatlasın!“

Bunun üzerine küçük kuş konuşmaya başladı. „Sen haksızlık ettin, çünkü darağacına götürülen zavallı bir günahkârı mahkûm ettin! Bu yüzden Tanrı sana kızgın. Ama tövbe edersen ve işlediğin günaha pişman olduğunu söylersen seni affedecektir.“

Aynı anda melek çıkageldi; elinde kuru bir dal tutmaktaydı. Keşişe: „Şu kuru dalı hep yanında taşıyacaksın, ta ki ondan üç tane küçük dal çıkıncaya kadar. Ama geceleri, uykuya yattığın zaman bunu başının altına koyacaksın! Ekmeğini kapı kapı dilenerek kazanacaksın; aynı evde bir geceden daha fazla kalmayacaksın. Tanrı’nın sana verdiği ceza işte bu“ dedi.

Keşiş kuru dalı alarak uzun zamandır görmediği dünyaya döndü. Dilendiği her kapıdan kendisine verilen su ve yemekten başka hiçbir şey koymadı ağzına. Bazıları ona hiç yüz vermedi, bazı kapılar yüzüne kapandı; tek bir dilim kuru ekmek bile bulamadığı günler oldu.

Bir defasında sabahtan akşama kadar kapı kapı dolaştı; hiç kimse ona ne yiyecek verdi, ne de yatacak yer. Bunun üzerine ormana gitti, sonunda kendine hazır bir mağara buldu. içinde yaşlı bir kadın oturmaktaydı.

„İyi bayan, beni bu geceliğine evinde barındırır mısın?“ diye sordu.

„Hayır, istesem de bunu yapamam! Uç tane oğlum var benim! Üçü de gaddardır; kapkaççılığı bitirip eve döndüklerinde seni görürlerse ikimizi de öldürürler“ dedi kadın.

Ama keşiş, „N’olur, bırak da kalayım! Ne sana, ne bana bir şey yapmaz onlar“ diye diretti.

Kadın ona acıdı ve razı oldu. Adam da merdiven altına yattı, başının altına da yastık niyetine bir odun kütüğü koydu.

Yaşlı kadın ona başına gelenleri sorduğunda keşiş, Tanrı’yı gücendirdiğini, çünkü darağacına götürülmekte olan bir adam için „Hak ettiği cezayı çeksin“ dediğini anlattı.

Yaşlı kadın ağlamaya başladı ve „Ah, Tanrı bir yanlış söz için birini bu kadar cezalandırırsa, yarın öbür gün onun huzuruna çıkacak olan oğullarıma neler yapmaz ki“ diye sızlandı.

Gece yarısı haydutlar patırtı gürültüyle eve geldiler. Ateş yakınca mağara aydınlandı; merdiven altında yatmakta olan adamı görünce hiddetten küplere bindiler ve analarını çağırarak:

„Kim bu adam? Sana yabancı birini içeri almayı yasaklamadık mı?“ diye bağırdılar.

Anaları, „Bırakın onu; o, zavallı bir günahkâr; işlediği suçun cezasını çekiyor“ dedi.

Haydutlar, „Ne yapmış ki?“ diye sordular. „Anlat bize işlediği suçları!“

Yaşlı kadın onlara, adamın bir tek söz yüzünden Tanrı’yı nasıl gücendirdiğini ve tövbe ederek suçunun bağışlanması için neler yaptığını bir bir anlattı. Onun bu konuşması adamlara o kadar dokundu ki, o güne kadar sürdükleri hayatı düşününce hepsi dehşet içinde kaldı ve tüm yaptıklarına içtenlikle pişman oldular.

Üç haydut imana geldikten sonra keşiş merdiven altına yatıp uyudu. Ertesi sabah onu ölü buldular. Başının altındaki kuru daldan üç tane yeşil dalcık çıkmıştı!

Yani Tanrı onu bağışlayarak yanına almıştı.

Başka bir kısa peri masalı okuyun (5 dakika)

Bilimsel analiz için bilgiler


Masal istatistikleri
Değer
Björnsson tarafından okunabilirlik indeksi44.6
Flesch-Reading-Ease Endeksi0
Flesch–Kincaid Grade-Level12
Gunning Fog Endeksi19
Coleman–Liau Endeksi12
SMOG Endeksi12
Otomatik Okunabilirlik Endeksi10.9
Karakter Sayısı4.362
Harf Sayısı3.574
Cümle Sayısı57
Kelime Sayısı628
Cümle Başına Ortalama Kelime11,02
6'dan fazla harf içeren kelimeler211
Uzun kelimelerin yüzdesi33.6%
Toplam Heceler1.486
Kelime Başına Ortalama Heceler2,37
Üç Heceli Kelimeler243
Üç Heceli Yüzde Kelimeler38.7%

Görüntü kaynakları: © Andrea Danti / Shutterstock

Sorular, yorumlar veya deneyim raporları?

Gizlilik Politikasını.

En iyi Masalları

Telif hakkı © 2024 - Her hakkı saklıdır | Hakkımızda | Veri korumasıTarafından desteklenmektedir childstories.org

Keine Internetverbindung


Sie sind nicht mit dem Internet verbunden. Bitte überprüfen Sie Ihre Netzwerkverbindung.


Versuchen Sie Folgendes:


  • 1. Prüfen Sie Ihr Netzwerkkabel, ihren Router oder Ihr Smartphone

  • 2. Aktivieren Sie ihre Mobile Daten -oder WLAN-Verbindung erneut

  • 3. Prüfen Sie das Signal an Ihrem Standort

  • 4. Führen Sie eine Netzwerkdiagnose durch