Childstories.org
  • 1
  • Çocuk
    peri masalı
  • 2
  • Okuma zamanına
    göre sıralandı
  • 3
  • Okumak için
    mükemmel
Karanfil
Grimm Märchen

Karanfil - Masal Grimm Kardeşler

Çocuklar için okuma zamanı: 12 dk

Bir zamanlar bir kraliçe vardı; ama ne hikmetse hiç çocuğu olmuyordu. Her sabah bahçeye inip kendisine bir erkek veya kız çocuk ihsan etmesi için Tanrı’ya yalvarıyordu.

Derken gökten bir melek inerek, „Sevin artık, çünkü bir erkek çocuğun olacak. Bu çocuğun aklından geçirdiği herhangi bir dilek, anında gerçekleşecek“ dedi.

Kraliçe hemen bu mutlu haberi krala yetiştirdi. Zamanı gelince de bir erkek çocuğu doğurdu; kralın sevincine diyecek yoktu.

Kraliçe artık her sabah hayvanların bulunduğu bahçeye gidiyor ve billur gibi suyu olan çeşmede yıkanıyordu.

Bir keresinde çeşme başında uyuyakaldı; biraz büyümüş olan çocuğu kucağındaydı. Derken yaşlı aşçı çıkageldi; çocuğun yeteneğini bildiği için onu kaçırdı.

Sonra bir tavuk keserek onun kanını kraliçenin giysisine damlattı; çocuğu da gizli bir yere götürerek, emzirilmesi için bir sütnineye teslim etti.

Daha sonra da kralın huzuruna çıkarak kraliçeyi çocuğunu vahşi hayvanlara yedirmekle suçladı.

Kral kanlı giysileri görünce adamın anlattıklarına inandı ve öyle bir öfkeye kapıldı ki, kocaman bir kule yaptırttı, etrafına da duvar çektirdi. Karısını bu ne güneş ne de ay ışığı giren kuleye kapattı.

Zavallı kadın burada aç ve susuz olarak yedi yıl kalacaktı. Ve tabii ölecekti!

Ama Tanrı gökten beyaz güvercin şeklinde iki melek gönderdi; bunlar günde iki kez uçarak kadına yemek getirdi ve bu iş yedi yıl sürdü.

Bu arada aşçı, „Madem çocuk dilediğini gerçekleştiriyor, burada kalmam tehlikeli olabilir“ diye düşündü.

Hemen saraydan ayrılarak oğlanın yanma vardı. Çocuk artık konuşabilecek kadar büyümüştü.

Ona, „Kendine bahçe içinde güzel bir saray ve bu saraya gerekli şeyleri dilesene“ dedi.

Çocuğun ağzından aynı sözcükler çıkar çıkmaz hepsi gerçekleşti.

Gel zaman, git zaman, bir gün aşçı ona dedi ki: „Böyle yapayalnız yaşaman doğru değil, oyalanman için kendine güzel bir kız iste!“

Kralın oğlu söyleneni yaptı. Karşısına hemen bir kız çıkıverdi. Hiçbir ressamın çizemeyeceği güzellikteydi bu kız!

O günden sonra iki çocuk hep birlikte oynayıp zıpladı ve birbirlerine yürekten bağlanıverdi.

Aşçıya gelince, o her gün soylu kişiler gibi ava çıkıyordu. Ama bir gün çocuğun babasını özleyebileceğini düşündü. O zaman kendi hayatı tehlikeye girebilirdi. Hemen kızı yanma çağırarak ona şöyle dedi: „Bu gece, oğlan uyuyunca sen onun yatağına git ve şu bıçağı kalbine sapla. Sonra da kalbini ve dilini bana getir! Bunu yapmazsan sen kendi hayatını kaybedersin, ona göre!“ Ve oradan uzaklaştı.

Ertesi gün geri geldiğinde kızın hiçbir şey yapmadığını gördü.

Kızcağız, „Nasıl masum bir kişinin kanma girerim! O şimdiye kadar kimseyi kırmadı ki“ dedi. Adam bu kez de, „Bunu yapmazsan, sen ölürsün“ diye tehdit etti.

Aşçı oradan ayrılır ayrılmaz genç kız hemen bir ceylan buldurdu. Onu kesip yüreğiyle dilini bir tabağa koydu. Aşçının geri geldiğini görünce de oğlana, „Hemen yatağa yat, yorganı da üstüne çek“ dedi.

Kötü niyetli aşçı içeri girer girmez, „Oğlanın kalbiyle dili nerde?“ diye sordu. Kız ona tabağı uzattı.

Aynı anda kralın oğlu yorganı bir yana savurduğu gibi yataktan fırladı. „Seni gidi namussuz! Beni niye öldürmek istedin ki? Dur da, hakkında bir karar vereyim! Sen şimdi simsiyah, uzun ve kıvırcık tüylü bir köpek olacaksın; boynunda altın bir tasma bulunacak. Hep mangal ateşi yiyeceksin ki, her lokmada alevler boğazından fışkırsın!“

Bu sözcükler ağzından çıkar çıkmaz adam altın tasmalı bir köpeğe dönüşüverdi; diğer aşçıların getirdiği mangal kömürünü yemek zorunda kaldı ve her lokmada boğazından alev fışkırdı.

Kralın oğlu kısa bir zaman için orada kaldı, sonra annesini düşündü. Acaba hayatta mıydı? Sonunda kıza şöyle dedi: „Ben babamın evine dönmek istiyorum, benimle gelir misin? Ben sana bakarım.“

Kız, „iyi, ama yol çok uzun. Hiç tanımadığım yabancı bir ülkede ben ne yaparım?“ dedi.

Dilediği şey kızın pek hoşuna gitmeyince bu kez oğlan yalnız bırakmak istemediği arkadaşını güzel bir karanfile dönüştürdü; sonra da yakasına iliştirdi.

Ve oradan ayrıldı; siyah köpeği de yanına alarak kendi ülkesine yollandı.

Oraya varınca annesinin hapsedildiği kuleyi buldu. Ama kule çok yüksek olduğundan oraya çıkmak için bir merdiven gerekti.

Yukarı çıktıktan sonra kulenin içine bakarak, „Anneciğim, kraliçem, hayatta mısın, yoksa öldün mü?“ diye seslendi.

Kadın, „Ben demin yemek yedim, karnım tok“ diye cevap verdi; meleklerin geldiğini sanmıştı.

„Ben senin oğlunum! Hani vahşi hayvanların şatodan kaçırdıkları oğlun! Ben yaşıyorum ve seni kurtarmaya geldim“ diye seslendi çocuk. Sonra kuleden inerek kralın huzuruna çıktı; kendisini yabancı bir avcı olarak tanıttı ve hizmete alınması dileğinde bulundu.

Kral vahşi hayvan eti getirirse onu işe alabileceğini söyledi. Ne var ki, o yörede asla vahşi hayvana rastlanmamıştı. Avcı ona istediği kadar et getirebileceğini bildirdi.

Oğlan yanına üç avcı daha istedi, ormana hep birlikte gideceklerdi. Uç avcı ona katıldı, dışarıda bir ucu açık olan büyük bir çember oluşturdular. Oğlan bu açık ucun olduğu yerde durarak dilekte bulunmaya başladı. Derken iki yüz tane vahşi hayvan çıkagelip o çember doğrultusunda koşuştu. Avcılar teker teker hepsini vurdu. Hepsini altmış arabaya yükleyip saraya getirdiler.

Kral da yıllardan beri özlediği vahşi hayvan etine böylece kavuşmuş oldu. Doğal olarak çok sevindi, ertesi gün tüm saray erkânına büyük bir ziyafet verdi.

Hep birlikte yemeğe oturduklarında genç avcıya dönerek, „Çok marifetli olduğun için sen benim yanımda otur“ dedi.

Oğlan, „Ama ben acemi bir avcıyım kral hazretleri“ diye cevap verdi.

Kral dayattı. „Yanımda oturacaksın, o kadar“ dedi. Çocuk oturdu. Ama oturur oturmaz aklına anneciği geldi ve içinden, kralın mareşalinin kuledeki kraliçenin hatırını, daha doğrusu onun hayatta olup olmadığını sormasını diledi.

Tam bunu dilemişti ki, mareşal, „Kral hazretleri, kuledeki kraliçemiz ne alemde acaba? Hâlâ yaşıyor mu, yoksa öldü mü?“ diye sordu.

Kral, „O benim oğlumu vahşi hayvanlara yedirdi, bu yüzden adını bile anmak istemiyorum“ diye cevap verdi.

Aynı anda genç avcı yerinden kalkarak, „Sevgili babacığım, o hayatta. Ben de onun oğluyum. O kötü niyetli yaşlı aşçı annem uyurken beni onun kucağından alıp kaçırdı, sonra da onun giysisini bir tavuğun kanıyla boyadı“ dedi ve altın tasmalı köpeği göstererek, „İşte o kötü kalpli aşçı! Mangal kömürü getirin de, herkesin gözü önünde yesin! Bakın boğazından nasıl alevler fışkıracak“ diye ekledi.

Ve krala dönerek aşçıyı yine gerçek kimliğinde görmek isteyip istemediğini sordu. Sonra da bu dilekte bulundu; adam kanlı önlüğüyle ve elindeki bıçakla görünüverdi.

Kral bunu görünce öfkesinden küplere bindi ve aşçısını hemen zindana attırdı.

Genç avcı, „Babacığım, beni şefkatle büyüten ve hayata bağlanmamı sağlayan kızı görmek ister misiniz? Kendi hayatını tehlikeye atmak pahasına aşçının isteklerini yerine getirmedi o“ dedi.

Kral, „Elbette çok görmek isterim“ diye cevap verdi.

Oğlu, „Babacığım, onu size güzel bir karanfil şeklinde tanıştırayım öyleyse“ diyerek cebinden çıkardığı karanfili kralın önüne koydu.

Kral böyle güzel bir karanfili ömründe görmemişti.

Oğlu, „Onu şimdi gerçek kimliğiyle göstereyim size“ diye dilekte bulundu.

Aynı anda hiçbir ressamın çizemeyeceği güzellikte genç kız ortaya çıktı.

Kral kuleye hemen iki hizmetçi kadın göndererek eski eşini kraliyet sofrasına getirtti. Kraliçe sofra başına geldiğinde artık bir şey yiyemedi.

„Beni bunca yıl kulede koruyan Tanrım yakında beni her türlü eziyetten kurtaracaktır“ dedi. Kadıncağız üç gün yaşadıktan sonra huzur içinde öldü.

Gömüldükten sonra kendisini kulede besleyen iki melek, daha doğrusu iki beyaz güvercin onun mezarı başında nöbet tuttu.

Aradan çok geçmeden kral da öldü. Oğlu, cebinde karanfil şeklinde getirdiği genç kızla evlendi.

Hâlâ hayatta olup olmadıklarını Tanrı bilir!

Başka bir kısa peri masalı okuyun (5 dakika)

LanguagesLearn languages. Double-tap on a word.Learn languages in context with Childstories.org and Deepl.com.

Arka plan

Yorumlar

Dilbilim

Bu Grimm Kardeşler masalı, „Karanfil“, fantastik unsurlarla dolu klasik bir halk hikayesi. Hikaye, çocuğu olmayan bir kraliçenin Tanrı’ya dua ederek bir erkek çocuk sahibi olma isteğiyle başlıyor. Tanrı, bir melek aracılığıyla kraliçeye bir oğul müjdeliyor ve bu çocuğun dileklerinin gerçekleşeceğini belirtiyor.

Hikaye, çocuğun kaçırılması ve kraliçeye karşı kurulan hain bir planla devam ediyor. Yaşlı aşçı, çocuğun yeteneklerini öğrenince, onu kaçırarak kraliçeyi, çocuğunu vahşi hayvanlara yedirmekle suçluyor. Kral, kraliçeye inanmayarak, onu karanlık bir kuleye hapsediyor, ancak Tanrı’nın gönderdiği iki melek kraliçeyi koruyor ve besliyor.

Aşçı, çocuğun dileklerinin tehlikeli olabileceğini düşünerek onu kendi planları için kullanmaya çalışıyor. Çocuk, kendine bir saray ve arkadaş olarak eşsiz bir kız dileyerek aşçının isteklerini yerine getiriyor. Ancak aşçının hain planları devam ediyor; genç kızdan, çocuk uykudayken onu öldürmesini istiyor. Genç kız ise çocuğa zarar vermek istemiyor ve dolayısıyla aşçının dediklerini yapmıyor.

Hikaye, çocuğun annesini kurtarma arzusuyla krallığa dönmesi ve gerçekleri ortaya çıkarmasıyla doruğa ulaşıyor. Kral, oğlunun hikayesini dinleyince gerçekleri öğreniyor ve aşçıyı cezalandırarak krallığını oğluna bırakıyor.

Sonunda, çocuk ve genç kız evleniyor ve mutlu bir hayat sürüyorlar. Klasik masal temalarından olan iyilik, kötülüğün üstesinden geliyor ve adalet yerini buluyor. Hikaye, aynı zamanda nazik bir aşk hikayesini, sadakati ve aile bağlarını da gözler önüne seriyor.

Grimm Kardeşler’in „Karanfil“ masalı, büyülü bir dünyada geçen, ihanet, adalet ve sevginin zaferini anlatan bir hikayedir. Masalın farklı kültürlerde veya yazarlar tarafından yeniden yorumlanmış halleri pek çok şekilde karşımıza çıkabilir.

İşte o yorumlardan bazıları

Modern Yorum: Masal, dijital çağda, teknoloji ile harmanlanarak anlatılır. Kraliçe, çocuğu için dua etmede dijital bir dilek platformu kullanır. Çocuğun dilekleri sosyal medya üzerinden yayılır. Aşçı, teknolojik araçlarla çocuğu kaçırmaya çalışırken dijital kameralar tarafından yakalanır. Hikayenin sonunda anne ve oğul, sanal bir platformda buluşur.

Feminizm Temalı Yorum: Masalda kraliçenin yaşadığı zorluklar ve bağımsızlığı üzerine daha fazla vurgu yapılır. Kraliçe, kapatıldığı kulede kendi hayatta kalma becerilerini geliştirir ve bir gün kulenin duvarlarını yıkacak gücü bulur. Hikayenin sonunda, sadece oğluyla değil aynı zamanda kendi özgürlüğünü de kazanır.

Psikolojik Yorum: Masalın tüm unsurları, içsel bir yolculuk ve bireyin kendini keşfetmesi üzerinden anlatılır. Kraliçe, oğlunu kaybettiğinde aslında kendi öz benliğini kaybeder. Kule, onun kendi içine kapanıklığını temsil eder. Çocuğun dönmesi, kraliçenin kendisiyle barışması anlamına gelir.

Ekolojik Yorum: Masaldaki tüm olaylar, doğanın gücü ve korunmasının gerekliliği üzerine bir ders olarak yeniden anlatılır. Kraliçenin bahçe sevgisi ve çocuğun doğayla olan bağı vurgulanır. Aşçı, çevreye zarar veren kötü bir karakter olarak betimlenir. Çocuk, doğayı ve annesini kurtarmak için büyülü bitkilerden yardım alır.

Distopik Yorum: Masal, karanlık ve sert bir dünyada geçmektedir. Kraliçe distopik bir rejim altında çocuğunu kaybeder. Tüm dilekleri, baskıcı bir hükümet tarafından kontrol edilen bir çip ile gerçekleştirilir. Masal, bireylerin özgürlüğü için sistemle savaşını anlatır.

Bu farklı yorumlar, masalın evrensel temaları olan sevgi, adalet ve doğaüstü olayların çeşitli şekillerde ele alınabileceğini gösteriyor. Her yorum, masalın özüne farklı bir perspektifle bakarak yeni anlamlar katıyor.

„Karanfil“ masalı, Grimm Kardeşler’in yazdığı bir hikâye olarak, zengin bir sembolizm ve tipik özellikler taşıyan bir masaldır. Dilbilimsel olarak incelendiğinde, anlatım tarzı ve yapı unsurları açısından dikkat çekici bazı özellikler barındırır.

Anlatım Tarzı: Masal, geleneksel bir üçüncü şahıs anlatıcı tarafından anlatılır. Anlatıcı her şeyi bilen bir perspektife sahiptir ve olayları de teatral bir şekilde sunar, okuyucuya veya dinleyiciye masalda neyin önemli olduğuna dair yönlendirmelerde bulunur.

Dil ve Üslup: Masal, çoğu Grimm Kardeşler masalında olduğu gibi, doğrudan ve sade bir dile sahiptir. Ancak, hikâyenin büyülü atmosferini vurgulamak için kullanılan bazı betimleyici unsurlar da dikkat çeker. Örneğin, „Hiçbir ressamın çizemeyeceği güzellikte“ gibi ifadeler, karakterlerin ve olayların olağanüstülüğünü vurgulamak için kullanılır.

Semboller ve Motifler

Melekler: Tanrı’nın müdahalesini ve ilahi korumayı sembolize eder. Hikâyede kraliçeye yardım eden iki melek vardır, bu da hikâyeye dini bir derinlik kazandırır.
Karanfil: Masalın ana motiflerinden biri olarak, sevginin ve güzelliğin sembolüdür. Aynı zamanda, erkek çocuğun dileme gücünü kullanma yeteneğini ve yaratıcı gücünü temsil eder.
Kule: Kraliçenin esir tutulduğu kule, hapishane veya kısıtlanma sembolü olarak kullanılabilir. Aynı şekilde kule, masallardaki geleneksel yüksek yerlerdeki hapis motifini takip eder.
Köpek: Aşçının cezalandırılması köpek formuna dönüşmesi, kötü karakterlerin masallardaki dönüşüm motifinin bir parçasıdır; bunda suçun karşılığı olarak, kötülüğe içkin bir aşağılanma ve gerileme durumu söz konusudur.

Karakterler Arasındaki Diyaloglar: Masal diyalogları, genellikle didaktik bir fonksiyon taşır ve karakterlerin niyetlerini açıkça ifade eder. Bu açık iletişim tarzı, masaldaki karakterlerin iyi veya kötü olarak net bir şekilde sınıflandırılmasına olanak tanır.

Tema ve Mesajlar: Masalın ana temaları arasında iyi ile kötü arasındaki mücadele, adaletin gerçekleşmesi, aile sevgisi ve Tanrı’nın müdahalesi gibi unsurlar öne çıkar. Masal, iyi niyetin, sevginin ve inancın sonunda galip geleceğini vurgulayan bir anlatı içermektedir.

Bu anlatı, dil unsurları, yapı ve sembolik derinlikleriyle zengin bir metin olarak değerlendirilebilir. Grimm masalları arasında tipik unsurlar taşıyan „Karanfil“, özünde ahlaki ve sosyal dersler vermekle birlikte, hayal gücünü zenginleştiren bir hikaye sunar.


Bilimsel analiz için bilgiler

Gösterge
Değer
NumaraKHM 76
Aarne-Thompson-Uther EndeksiATU Typ 652
ÇevirilerDE, EN, EL, DA, ES, PT, IT, JA, NL, PL, RU, TR, VI, ZH
Björnsson tarafından okunabilirlik indeksi44.6
Flesch-Reading-Ease Endeksi0
Flesch–Kincaid Grade-Level12
Gunning Fog Endeksi19
Coleman–Liau Endeksi12
SMOG Endeksi12
Otomatik Okunabilirlik Endeksi10.3
Karakter Sayısı7.749
Harf Sayısı6.331
Cümle Sayısı112
Kelime Sayısı1.117
Cümle Başına Ortalama Kelime9,97
6'dan fazla harf içeren kelimeler387
Uzun kelimelerin yüzdesi34.6%
Toplam Heceler2.650
Kelime Başına Ortalama Heceler2,37
Üç Heceli Kelimeler446
Üç Heceli Yüzde Kelimeler39.9%
Sorular, yorumlar veya deneyim raporları?

Gizlilik Politikasını.

En iyi Masalları

Telif hakkı © 2025 -   Hakkımızda | Veri koruması |Her hakkı saklıdır Tarafından desteklenmektedir childstories.org

Keine Internetverbindung


Sie sind nicht mit dem Internet verbunden. Bitte überprüfen Sie Ihre Netzwerkverbindung.


Versuchen Sie Folgendes:


  • 1. Prüfen Sie Ihr Netzwerkkabel, ihren Router oder Ihr Smartphone

  • 2. Aktivieren Sie ihre Mobile Daten -oder WLAN-Verbindung erneut

  • 3. Prüfen Sie das Signal an Ihrem Standort

  • 4. Führen Sie eine Netzwerkdiagnose durch